ÖZET
Sanığın, ölenin kalp hastası olduğunu bilmediği, dükkandan çıkmasını istemesine rağmen Süleyman'ın dükkandan çıkmaması üzerine, maktülü yaralama kastı olmaksızın ittirerek dışarıya çıkardığı, olayın başlangıcının 16:30 sıralarında olmasına karşın, kalp krizinin polis merkezinde 16:58'de başladığı dikkate alındığında, sanığa affedilecek bir kusurun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi;
T.C. Yargıtay 1. Ceza Dairesi
Esas No:2013/2048
Karar No:2014/5415
K. Tarihi:19.11.2014
Sanık M.. K.. hakkında, maktül Süleyman'ın taksirle ölümüne sebebiyet verme suçundan kurulan hükümle ilgili olarak; Oluşa ve dosya içeriğine göre, maktülün kalp hastası olduğu, daha önce by- pas ameliyatı geçirdiği, sanığın esnaf olup maktülün kalp hastası olduğunu bilmediği, sanığın işyerine gelen maktül ve eşinin önceden aldıkları koltuk örtüsünün kusurlu çıkmasından dolayı sanıkla tartışmaya başladıkları, tartışmanın büyümesi üzerine sanığın yanında çalışan tanık Dilek'i polis çağırması için polis merkezine gönderdiği, tartışmanın devamı üzerine sanığın ölenin dükkandan çıkmasını istediği, dükkandan çıkmayan ölenin, sanık tarafından ittirilerek dükkandan çıkarıldığı, ölen ve eşinin dükkanın dışında da bağırmaya devam ettikleri, dükkanın camlarına vurdukları, bu sırada polisin geldiği, tarafların birbirinden şikayetçi olması üzerine, polis merkezine götürülerek ayrı odalarda tutuldukları, sanığın polis amirinin odasında iken kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiği olayda, Sanığın, ölenin kalp hastası olduğunu bilmediği, dükkandan çıkmasını istemesine rağmen Süleyman'ın dükkandan çıkmaması üzerine, maktülü yaralama kastı olmaksızın ittirerek dışarıya çıkardığı, olayın başlangıcının 16:30 sıralarında olmasına karşın, kalp krizinin polis merkezinde 16:58'de başladığı dikkate alındığında, sanığa affedilecek bir kusurun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi; Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafi ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 19/11/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.