Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/18566 E. , 2016/12666 K. 29.06.2016 Tarihli Kararı
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı
ÖZET: Davalı-davacı erkeğin mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında kadının ailesini eve almadığı, kadının ailesine “kızınızı da alın gidin” dediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, davacı-davalı kadın da dava açmakta haklıdır. Düğünde kadına takılan ziynetler, bağış hükmündedir ve kadının kişisel malıdır. Ziynetlerin, geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe bunları alan, iade etmekle yükümlüdür.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından her üç dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan olaylarda kusurun ağırlığının davacı-davalı kadında olduğu belirlenerek, davacı-davalı kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulüyle boşanmaya karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-davacı erkeğin mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında kadının ailesini eve almadığı, kadının ailesine “kızınızı da alın gidin” dediği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, davacı-davalı kadın da dava açmakta haklıdır. Öyleyse davacı-davalı kadının davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
2-Düğünde kadına takılan ziynetler, bağış hükmündedir ve kadının kişisel malıdır. Ziynetlerin, geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe bunları alan, iade etmekle yükümlüdür. Davacı-davalı kadın, dava dilekçesi ile; düğünde takılan yedi adet bilezik, altı adet gramise, iki adet yarımlık ve bir adet set takımının düğünden hemen sonra eşi tarafından elinden alındığını, iade etmediğini belirterek aynen olmadığı takdirde bedelini talep etmiştir. Davalı-davacı erkek de cevap dilekçesinde bu altınların düğün masrafı ve müşterek hanede bulunan eşyaların bedeli için harcandığını belirtmiştir. Dinlenen bir kısım kadın tanıkları kadının baba evine döndüğünde üzerinde çeyrekli kolyesi ve set takımının olduğunu ifade etmişlerdir. O halde, ziynetlerin geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmediğine göre, davacı-davalı kadın tarafından talep edilen set takımı haricindeki ziynet eşyalarına ilişkin davasının kabulü gerekirken, yetersiz gerekçe ile isteğin reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1 ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 1. bentteki bozma sebebine göre davalı-davacı tarafından açılan karşı boşanma davasıyla ilgili yeniden hüküm kurulması zorunlu olduğundan davacı-karşı davalı kadının bu yöne ve boşanmanın fer’ilerine ilişkin temyiz itirazları ile diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.06.2016